31 Mart 2009 Salı

Yerel Seçim 2009

Abd seçiminde bile bir iki kelam yazdık, yerel seçimlerle ilgili de yazmak lazım gelir.
Acısıyla tatlısıyla, ölüsüyle canlısıyla, hilesiyle hurdasıyla Türk tipi bir seçimi daha arkada bıraktık. Akepeye güvenoyundan akepede çöküş dağılımda atılan manşetlerle tarif edilen, parti liderlerine göre tüm partilerin galip geldiği ama kimsenin bir türlü susmadığı bir seçim oldu. Sonuçları (?)(adana yine sayılıyormuş) herkes tüm yönleriyle yorumluyor, benim bununla pek uğraşasım yok. Seçim sistemi bu olduğu sürece daha çok oy çalınır, sonuçlar kimsenin içine sinmez, imelih disneylandı kurar-ki ankaranın tek eksiği donald duck zaten- ve her seçim dönemi benzer şeyleri tartışır, bir ay içinde herşeyi unuturuz nasılsa.

Benim takıldığım seçim sistemi. Cahil ve bilinçsiz seçmen sayısı bu kadar olduğu sürece iktidarın seviyesi hep bu ölçüde olur. Bunu aşmak için kişisel kanaatim seçimlerin çoktan seçmeli oy pusulasıyla yapılması yerine yazılı yapılmasıdır. Ampüle basacan anacım demek yetmez. Sadece başbakanı tanıyan, belediye başkanları ve muhtarından bihaber cahil seçmende gider pusulaya tayyip yazar ampül yazar, hoop geçersiz oy, sıradaki gelsin diye sayıma devam edilir.orta anadolu sonuçlarında çok farkeder.
Bir diğer dahiyene(?) fikrim ise nasıl oy kullanabilmek için minimum yaş var, maksimum yaş da belirlenmeli. 80 yaşında ninem kömürün bulgurun damadın gazıyla ampüle basıyor, 2 sene sonra öbür dünyaya göçüyor, sonra tekkecisiyle bölücüsüyle genç nesil yıllarca uğraşıyor. böylece politikacıların hedef kitlesi nispeten daha düşük yaş ortalamasına dönüşür, kalkınma hızı, modernlik artar, mahalle baskısı düşer (mı acaba?).. hedef kitleden düşen emekli ve yaşlının hakkını da gençler savunur, zaten yaşlılar ne kadar savunabiliyor ki. Çoban ve profesorun oyunun bir olması konusuna benzedi biraz sanki.

Anlam veremediğim bir konuda şu; bundan 3.000 yıl önce yaşamış olsam ve bir seçim sistemi üret deseler; "a yı seçen elini kaldırsın, biz de sayalım, sonra b ciler kaldırır onları sayarız, saydığımız elleride boyarız böylece karışmaz" gibi bir sistem önerirdim. sene 2000 olmuş ve hala olabilecek en ilkelin bir kademe üstü bir sistemle ( o da sağolsun sümerler yazı buldu da) seçim yapılıyor anlayamıyorum.

Hiç yorum yok: